Nazende Ocakbaşı Restaurant işletmecisi olarak, herkese Merhaba,

2000 Yılında İstanbul’dan Kıbrıs’a geldim. Bu satırları yazarken tam 17 yıl olmuştu Kıbrıs Maceramız başlayalı.

Öncelikle belirtmeliyim ki, Kıbrıs aşkı başka bir aşkmış bunu burada yaşadığım süre içinde çok net öğrendim.

Fakat aşk karın doyurmaz sözünden yola çıkacak olursak burada bir takım eksikler yanlışlıklar fark ettim. Hizmet sektörünün 1900 yılında bile bu kadar zayıf ve eksik olduğunu düşünmüyordum.

Mesela 17 sene boyunca burada kahvaltı yaparken ‘TAZE SICAK EKMEK’ yemedim. Ya da herhangi bir yere yemeğe gittiğimde yemekler harika bile olsa mutlaka bir eksikle geldi masamıza. En basitinden ekmek yine sabahtan alınmış bir ekmekti.

Sıcacık bir ekmek olsa, üstüne mis gibi bir tereyağ sürsek, yanında da tulum peyniri olsa… Olmaz mı? Maalesef olmadı 17 sene boyunca.

Hal böyle olunca bende düşündüm taşındım. Dedim ki, bir mekan açayım ve burada ”yok” ”yok” olsun. Müşteri, menü dışında bile olsa, eğer mutfakta imkan varsa, ne isterse sunalım müşterimize.

Örneğin, kahvaltı mı yapmak istedi canınız? ‘Öğlen 14:00 veya  akşam 18:00 olmuş nerede bulacağız ki bu saatte kahvaltıyı’ diye düşünmesin, gelsin sıcacık taze pişmiş ekmeğiyle, tulum peyniriyle, menemeniyle serpme kahvaltısını yapsın. (dolaplar malzeme dolu saat kaç kimin umurunda)

Nazende Ocakbaşı Restaurant olarak yemekteki ahenk ve lezzeti 30 yılın tecrübesi ile harmanlayarak, “Girne, Kurtuluş Caddesinde” ilk adımı attık. Lahmacun mu istedi canınız, kebap mı istedi canınız? Ya da akşam işten çıktınız yorgun argın birde yemekle uğraşmayın. Gelin sofranızı biz kuralım. İster çilingir sofrası; mezeler, kebaplar, rakılar… İster normal bir akşam yemeği… E! Madem siz geldiniz, biz de size keyifli bir müzik dinletelim o zaman. Önce fasıl ile başlayalım, sonrasına bakarız….

Dostluğu, “Nazende Ocakbaşı Restaurant”ta değerli misafirlerimiz ile buluşturmak için, güler yüzlü, profesyonel ekibimizle çıktığımız bu yolda, Nazende Ocakbaşı Restaurant‘ı 2017 yılında sizlerin hizmetine sunduk.

125 Kişilik kapalı salonumuz ve 250 kişilik cennet bahçemizde her türlü organizasyonların yapılabilmesi için, gerek lezzet gerekse görsel olarak altyapı çalışmalarımızı tamamlayarak siz misafirlerimizi ve sevdiklerinizi özel hissettirecek ortamı günümüze uyarladık.

Kimine göre ”meyhaneyiz”, kimine göre ”restaurant”, kimine göre ”kahvaltıcı”. Kimine göre fasıl müziğimiz çok güzel, kimine göre türkü ortamımız… Yani özetle, biz bir başkasının kopyası değiliz. Biz, biziz! Adımız, “Nazende Ocakbaşı Restaurant”

UĞUR AĞAN